
Azıda kopamaz senden, yürürken esner yüzler, gözleri seni dinler, isyanını duyan gibi... İşte o senin gibi seçilmişlerdir. Yağan yağmur değil, acı sonbaharın gözyaşları ıslatır onları, senden yardım ister... Çünkü sadece onlar görebilir, isyanındaki karanlığı aydınlatan kıvılcımları... Ama kimse de bilmez o kıvılcımların, yanmakta olan bedeninden çıktığını... Çekip alırsın kendini, dewam etmek zorundasındır yürümeye, kendi düşüncelerine... Peki neden böyle yapmalısın ki acaba? Sonunda hayatın dışında bir şey bulduğundan mıdır, kendi hayatında...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder