25 Mart 2012 Pazar

Iste oyle bir hayat hikayesi...

Starbucks, cimler ve otoban kenari... Sere serpe oturuyorum MAL gibi... Otlasam yeridir. Farkettim ki uzun zamandir yapamadigim bir seyi basariyorum su an... Huzurlu bir sekilde dusunmeyi... Evet, sadece dusunmek... Kafami kaldirip bir soluk yakaladim sanki... Nereye gidiyorum ben diye bir sordum kendime... Cevap gelmedi bir turlu... Sabirla bekledim kendimi... Bekledim, bekledim, bekledim... Derin bir sessizlik. Sessizlik de degil ki bu, sadece arabalarin vizt vizt diye gecislerini duyuyorum. Geciyoor, geciyooor, geciyoooor... Tipki hayatimin her gunu gibi... Bir daha geri gelmeyecek gunler... Evet gelmeyecek... Uyanalim mi?

Hiç yorum yok: