Sadener: Aralık 2009

31 Aralık 2009 Perşembe

Takvim, yapraklarını hızla kaybederken, o hazin son ne yazık ki gelmiştir. Son yaprak, bir bakar ki gene yalnız kalmıştır. Tek dişi kalmış takvimin :) son yaprağıdır artık o... Bütün arkadaşlarını, zamana karşı vermiş olduğu savaşta kaybetmiştir. Pes etmez, hazin sonunu gururla ve dimdik ayakta bekler. O yaprağın gene son dakikalarını yaşıyoruz...

Benim buralarda 2008 zaten oldukça boktan geçmişti, iyi oldu o şerefsize... Ona inat 2009'da bi o kadar iyiydi :) Bırakasım yok hani... Trance Energy, Sensation White, kurbaa, kedi... Hayatımı ve vizyonumu değiştiren çok şey vardı. E şimdi bu yıl denen merette 1 iyi 1 kötü kuralı varsa, yan bastığımızın resmidir. Bitmez bu yıl walla... Hatırlayamıyorum 2007 nasıldı diye, zihnimin kaf dağının ardına gideli çok olmuş. Aslında dün ne yediğim bile oradaysa :) çok da geri gitmeye gerek yok :)))

Neyse, klasik bi son yapalım artık... Umarım 2010, herkesler için süper bir yıl olur. Ben kendim için sağlık ve sıhhatten başka bir şey dilemiyorum. Ha belki bi de işte güçte başarı.. Aslında bi de ikramiye falan çıksa, parayı da bulsak hani, hiç fena olmazdı. Tadından yenmez formatında... Bi de engel mani çıkmasa da, Nisan'da Trance Energy'e gitsek... E ona gitmişken Temmuz'da Sensation White'da da gitmek farz olur... Şöyle bi de elimiz ayağımız tutarken sıcağından sulusundan tatil yapsak... Ee bi de...

Açgözlü zihnim düşüne dursun, o hayallerin sonuna da bir de mani ekleyelim bari, yeni yıl gazına yaraşır. İş-güç ve FM2010 yüzünden uzun zamandır TOTW'a da ara vermiştik, dönüşünü hissettirsin. Sizleri Armin'in 2009 Los Angeles Yılbaşı partisine götürüyorum. 35 bin kişiyle yapmış olduğu 2009 geri sayımı... Hala tüylerimi ürpertiyor... "People of Los Angeles, Happy New Year!..." Of of of... Cumartesi de TOTW'da 2009 'un en iyileri piremiyerini yaparıs. Haydi heepi niiuuv yiiııırr!

Armin van Buuren / Los Angeles Year 2009 Countdown
(from A.S.O.T. 386 by Sadener)

23 Aralık 2009 Çarşamba

God of 2009

2009'un da bir numarası Armin van Buuren... Trance müziğin prensi, 3 senedir zirveyi kimselere bırakmıyor. Bu performansı ile de diğerlerinin işi harbi zor :) Bi adam düşünün ki, radyo programı 435. haftasında... Bi adam düşünün ki, hala bir kesim için Tanrı... Bi adam düşünün ki, ilahilerinin ardı arkası kesilmiyor... Muhteşem... Muhteşemsin!

Ben, 1,2 ve 4'ü bildim. :) Ferry ile Markus üzdü beni... Aslında onlarda 7. ve 8. olmuşlar ama olsun... Sözün özü, prense saygı, sonuna kadar... Allah seni başımızdan eksik etmesin Armin :)

1- Armin van Buuren

2- Tiësto

3- David Guetta

4- Above & Beyond

5- Paul van Dyk

22 Aralık 2009 Salı

Batan geminin malları bu kupalar

Barcelona... Futbol tarihinin altın çocuklarının oluşturduğu, mitolojik takım olma yolundaki en büyük aday. Tam 6 kupa... İspanya La Liga Şampiyonluğu, İspanya Kral Kupası, Avrupa Şampiyonlar Ligi Kupası, Süper Kupa ve son olarak Kıtalararası Kulüpler Kupası... Gazozuna halı sahalarda verilenlerin dışındaki, bir sezonda alınabilecek tüm kupalardan bahsediyoruz... Biz sayarken yorulduk, adamlar kazanmaktan usanmadı...

Resimler Acetobalsamico 'dan... Güzel yazmış. İlginç bir anektotta eklemiş! Barcelona'da Sport Gazetesi anket yapmış, Barça bu sene başarılı mı? diye... %3 hayır demiş. Walla kesin Türk'lerdir bunlar :) İçinde de kesin Ahmet Çakar vardır :) Ayıp be... Walla çok ayıp :) Guardiola'yı da tut tutabilirsen artık... Bu arada ilk resimde, arka panodaki THY logolarına dikkat :) Yeeyt Be...

Bu Rekor Kırılır Mı?

Adriana Lima

Yokh artık!...

Remi 'nin Maceraları :)))

İş yüzünden koşturmaktan Remi'yi de unuttuk. Efsane adam :) Kırdı geçirdi gene beni. Nerden aklına geldi bu kurgu be kardeşim, sen de olmasan biz nasıl güleceğiz. Bisikletimle oradan geçesim geldi :))) Yarıldım ya, şaşkınlığa bak! Sen beni güldürdün ya, Allah'ta seni güldürsün.

İnecek var şöför bey...

Yatasım gelmedi... Naapsam naapsam derken, tıkladım Fenerbahçe.org 'a nedense... Oda ne! Ne gerek vardı ya başka sitemi yoktu! Aaa bi baktım Çarşamba Altay'la kupa maçı saat 18:30'da başlıyor. Yook artık! Öğle namazını mütakip oynasalardı... Biz o saatte servisteyiz ama... Federasyon duy sesimizi de bu serzeniş nafile :) Allah yardım ede de biraz hızlı aksa trafik. Stadın önünde servisten atlayıp girsek bari stada... O zaman duy sesimizi trafik! "Kurban olam, yol ver geçem... Sevdiğimi son bir olsun yakından görem!" 2009 da son kez be, Sheriff maçında Samsun'daydım ya...

Bi anda aklıma Altay'la en son ne zaman oynamışızdır diye geçti... Geçme ya, geçmee :) Zihnimin o tozlu hatıralarında tatlı bir yolculuk... Bi anda asıldı suratım. Bi şerefsiz Yeşiç vardı, eskiler bilir. Şeytan Rıdvan'ımızı ilk o sakatlamıştı, adi herif... Rıdvan, o sakatlıktan sonra bi daha da toparlayamadı. Yeşiç'ti di mi ya! Yeşiç'ti Yeşiç'ti... Benim onun sülalesiyle yakinen bağım vardır, 7 ceddini çok anmışımdır! O zamanlar çocuktum, bi bulsam diye az söylenmemişimdir. Nerden nereye be abi :) olmuşuz gene :))) Yatma zamanı gelmiş galiba...

Aslında adamın adı da güzelmiş walla :) Hayat felsefesi gibin... Ye ve sıç... Budur ya :) Hah ha Şöför Bey, acil inecek war :)

18 Aralık 2009 Cuma

Obrigado Roberto Carlos

İşte bir yıldız daha kaydı gitti Fenerbahçemden... Gitti gidiyor derken, ahanda veda etti işte Roberto Carlos... Futbolun yaşayan efsanelerinden biriydi o. Dünyanın gelmiş geçmiş gelecek en büyük üstatlarından biriydi o. Hoş Fenerbahçem'de fazla bi top da oynamadı. Hatta, abi süper oynadı, aldı o maçı götürdü dediğimi hatırladığım bi maçıda yok Carlos'un :) Acaba haksızlık mı ediyorum diye bi daha düşünüyorum, ama yok işte ben ne yapayım :) Olsun, ne olursa olsun, onun bu takıma gelişi, bu formayı giyişi, o kutsal logomuzu bi öpüşü bile yeter.

Belki futbol olarak birşeyler veremedi Fenerbahçem'e ama, takımımızın bir dünya kulübü olma yolundaki en büyük adımı oldu Carlos. Yapmış olduğu tanıtım, paralar saçsan olmayacak cinstendi. Transfer olduğunda boru değil, 11 sene oynadığı Real Madrid'ten geliyordu. Tüm haber ajansları flaş haber olarak dünyaya duyurmuştu. Her güzel şeyin bir sonu olduğu gibi, Roberto Carlos hikayemizin de sonu geldi. Güler yüzün, sempatikliğin, tecrüben, karizman, şanın şöhretin, kariyerin, futbolun... Büyüksün Roberto Carlos, büyüksün. Bu taraftar için hep öyle kalacaksın. Herşey için teşekkürler, geri kalan hayatında da başarılar. Obrigado...

16 Aralık 2009 Çarşamba

One Step Beyond...

9th pass : THY / Les meubles de famillie

1st Key: SUN
2nd Part History: Indigo, Insidious, Handicap, Transformers, 501, Schizophrenic, Sempiternal, Rain

Date : 15.12.2009

15 Aralık 2009 Salı

Büyüksün be Törkiş Eyırlayns...

Konu yeni sayılır ama taze değil. Kasten yazmadım. Yazamadım, çünkü inanamadım! Gerçekten... İnanmadım. Gerçekten Türk insanından beklemedim. Aslında var süperlerimiz ama, daha detaya ineyim, Temel Kotil'in başını çektiği bir gruptan o vizyonu beklemedim. :)

İşe gidiyorum... Taksideyim, Karaköy'den Tepebaşına hallice... Klasikleşmiş artık, bu taksici de spor radyosu frekansında... Bi sohbet almış başını gidiyor ve deniyor ki Türk Hava Yolları, Barcelona takımıyla sponsorluk anlaşması imzalamak üzere... Heralde o an kamyon çarpmıştı bana! Bırak plakasını almayı, ne olduğunu bile anlamamıştım. Kendime geldiğimde ise tebessüm etmiştim hsktircesine... Anca şaka olur, hangi Türk zihni böyle bir işe kalkışırdı??? Keşke olsaydı, inanılmaz olurdu, süper olurdu, efsane olurdu, tarih baştan yazılırdı... Ama şu an gururla ben burda daha açık yazıyorum, kusura bakılmasın. Göt olduğumun resmidir aşağıdaki...

www.fcbarcelona.com

Gururla yazıyorum, Türk Hava Yolları'mız Barcelona'nın ana sponsoru olmuştur! Büyük iştir bu... Çok büyük!... Olamayacak bir reklamdır bu! Müthiş bir pazarlama fikridir bu!... Tebrik ediyorum kimin fikriyse... İşte bura benim aklıma fena takılıyor... Düşünmeden edemiyorum, kimin fikridir bu? Reklam ajansı mı, danışmanlık şirketi mi, içerdeki ilerici beyin takımının mı :) Herkeslerin olur, sadece bir kişinin olamaz ya! Temel Kotil!!! Yok ya... Apronda deve kestiren, takunyalarla seyahat eden... Olamaz ya! :) Bence mümkün değil. Ama onunsa, helal olur ona! Elini sıkarım... Alnından öperim! Daha ne diyim? Mihenk taşı olur benim hayatımın! Hiç bu kadar tükürdüğümü yalamamış olurum! Neyse, ne fark eder ki, artık ana sponsordur o! Büyüksün THY! Ben günahımı çıkardım burda...

Man.Utd. içinde görüştükleri söyleniyor... Bu da olursa, Lebron James'in tarihi olur, yok artık ebenin ... THY olur, diğer tüm dünya uçak şirketlerine kapak olur, artık oradaki şemsiye açılmaz olur! Vay be...

14 Aralık 2009 Pazartesi

Siz sağ, ben selamet...

Tamam, herşeyleri kenara bıraktım. Ne yazıyorum, ne tozuyorum... Şimdi günah çıkartıyorum. Hatta bu oyun gavur işi, o yüzden istavroz bile yapıyorum. Ya bu oyun nerden çıktı be kardeşim! Ya da ben nerden çıktım? Çıktığım yeri şaşırma raddesine geldi artık! Hadi tamam bunu yapıyorlar, ben zaten öte bağımlıydım buna karşı, bile bile neden bulaştım? Yok mudur bunun bi tedavisi, bi rehabilitesi... Var, valla ihtiyacım var. Para verecem, gidicem, razıyım. Bir sonraki maçı düşünmeden, taktik planlamadan, oyuncu aramadan duramıyorum... Olmuyor, irademle bırakamıyorum. Çocuktum daha, Amigam vardı, Championship Manager diye bişey görmüştüm raflarda... Üzerinde top resmi (hemen art niyetli düşünme!), takım yönet ibaresi falan... Gaflete düşüp almıştım. Yalanım varsa bi daha yazasım olmasın, iş güçte yok o ara, evde ekranda oyun başında günde 20 saat geçirip, vücudumla şöyle bir denklem kurmuştum;

Championship Manager + Sıfır Hareket + Homidi gırtlak + 3 hafta = +9 kilo

3.hafta sonunda annem kırmıştı disketi de hayatımı kurtarmıştı ama gene de çare olmamıştı. Ben ara ara oynardım hala, ne zaman gözlerim karıncalanıp kırpmaya başladı mı bırakırdım. Kontrollüydü yani, eğitmiştim zihnimi... Ama bu sefer durum vahim. Bu onun gelişmiş versiyonu... Vee bı- ra - ka - mı - yo - rum. Bu oyun bana 2 haftada 5 kilo kattı! Allahtan iş güç varda biraz hareket oluyor, gitmek zorundayım :) öteleyemiyorum. Annem yakındır, benim eve dalıp, hayatıma bi darbe daha yapacak bu gidişle... Geldin geldin, gelmedin sen sağ ben selamet anne!

SadenerLand Research Lab. reports...

Sabahları uyanamıyor musun? Akşam yatmadan yanına bi bardak su koy :) çünkü suyun kaldırma kuvveti vardır.