31 Ağustos 2008 Pazar
Ama ne partiydi, gelen bilir :)
Partinin en dayanıklıları ise 1 tabii ki ben 0830 bayılma, 2 Hande 07:30 evden ayrılma, 3 Banu 07:00 devrilme... En mısır patlağıda Kerem çıktı ya neyse :-) Gelen ve eğlenen herkese çok teşekkürler... Resimler en kısa sürede http://www.sadener.com/ 'da... Yenisi ise fuardan sonra... Bekleyin...
30 Ağustos 2008 Cumartesi
Fenerim, yapma, baydın gene bizi...
Börn nayt zuum. 30 Ağustos Cumartesi: SadenerLand Live Session by Dj Övünç
Dün en son şunu diyordum, şimdi hatırladım: "Yapmaaa Övünç Yapmaaaaaaa, çalmaaaaa..."
28 Ağustos 2008 Perşembe
Disko Disko Partizani...
berkOWIC demişken, tanıtmak lazım! O bizim zayıf halka... Sanki başına gelecekleri biliyormuş gibin, daha maçın başında suratında bi UFF ifadesi var. Maç sonrası kaşındı, oturduk PS3'e... 3-1, 6-0, 5-0, 2-3 ve 7-0... Eminim ki uykusunda "Ahh Ronaldinho, Yapmaaaa Messiiii" diye sayıklıyordur. Ha uyuduysa tabii... Zayıfsın :) zayıf! Siz diğerleri, sabredin sıra size de gelecek...
25 Ağustos 2008 Pazartesi
Mateja Kežman, yolun açık olsun...
1996/1997, FK Loznica, 17 maç, 9 gol
1997/1998, Sartid, 17 maç, 9 gol
1998/2000, FK Partizan, 60 maç, 34 gol
2000/2004, PSV Eindhoven, 172 maç, 126 gol
2004/2005, Chelsea FC, 37 maç, 7 gol
2005/2006, At. Madrid, 33 maç, 10 gol
2006/2008, Fenerbahçe, 46 maç, 20 gol
2006-2007 sezonunda Atletico Madrid (İspanya) takımından Fenerbahçe'ye, 28 Ağustos 2006 tarihinde 4 yıllık sözleşme yapılarak transfer edildi. İstatistiklerden görüldüğü üzere Forvet mevkiinde oynamaktadır. :-) Fenerbahçe'deki ilk maçı 02 Eylül 2006 tarihinde oynanan Fenerbahçe - Beylerbeyi AŞ hazırlık maçıdır. Fenerbahçe'deki ilk resmi maçı ise, 06 Eylül 2006'da oynanan Fenerbahçe - Antalyaspor AŞ Süper lig maçıdır.
- 2000 yılında Partizan 'dan PSV 'ye Euro 14.000.000.-,
Yorumsuz
24 Ağustos 2008 Pazar
Hoşgeldin hüzün...
22 Ağustos 2008 Cuma
Yorumsuz
18 Ağustos 2008 Pazartesi
Hayatımın kadını: Julie Thompson
Mükemmel bir şarkı, mükemmel sözler, mükemmel bir ses, mükemmel bir prodüksiyon, mükemmel bir düet, mükemmel mükemmel... Uzayıp gidiyor. Lütfen bir 6 dk. nızı ayırın ve seyredin, dinleyin. Sonra zehirlendim diye sakın bana kızmayın. Melek sesli Julie'm, hayatımın sonuna kadar seni dinleyebilirim...
17 Ağustos 2008 Pazar
Bu seferde sonu gelmedi...
Bu resmi özel seçtim, herif resmen şekildeki gibi bizle oynuyor, ayıptır ama müslüman müslümana böyle yapar mı Tiesto? Haa tabi sen değilsin, o zaman yapacak bir şey yok ya... Aklıma bir hikaye geldi, makus kör kutup ayısı... Sanki biraz acıklı bitiyordu bunun sonu...
Doğum günleriniz kutlu olsun...
16 Ağustos 2008 Cumartesi
Nike The HumanRace yaklaşıyor...
13 Ağustos 2008 Çarşamba
2008 'in en iyi DJ oylaması başladı...
İsteyenlere buyrun sitenin adresi... http://top100djs.djmag.com/ Açılan sayfada, önereceğiniz 5 isim sizden bekleniyor. Benim tercihim tabii ki;
- Tiesto
- Above & Beyond
- Armin van Buuren
- Markus Schulz
- Paul van Dyk
Son 5 senenin birincileri ise;
- 2007 / Armin van Buuren
- 2005 / 2006 Paul van Dyk
- 2003 / 2004 Tiesto
Gönlüm isterki Above & Beyond alsın başını gitsin,Trance 'ın prensleri... Ama DVD'lerin kralı Tiesto da şakaya gelmez... Hadi hayırlısı bakalım...
12 Ağustos 2008 Salı
11 Ağustos 2008 Pazartesi
9 Ağustos 2008 Cumartesi
Gene Tiesto 'nun sonunu getiremedik!
Konumuz Tiesto... Yanlış hatırlamıyorsam son Amsterdam seyahatim sırasında almıştım bu DVD 'yi... "Elements Of Life" dünya turunun 2006 'da Kopenhag'da ki konserinin DVD 'si... 2 DVD... 2008 'de yeni piyasaya çıkmıştı ki ben bulup alıverdim. Ama çok pişmanım kabul ediyorum. Ben böyle bir şey ne gördüm ne de hayal ettim... Çok fenaa! Arkadaki ekranda dönen animasyonu bulmak için çok şeyi feda edebilirim! 3 kez seyrettim, her seferinde sızdım, sonunu göremedim. 4 oldu ama sonu gene aynı oldu, bayılmışım... Ben gerçekten göremeyeceğim bu efsanenin sonunu... Artık 5. ye kısmet olur mu bilinmez???
8 Ağustos 2008 Cuma
Yorumsuz
7 Ağustos 2008 Perşembe
Hayatta Unutulmayacak Sözler - 2
Sagopa Kajmer - Kendim için:
"Ben, bana, kendim için lazımım..."
"Ben, bugün ölebilirim, şuan ölebilirim, heran ölebilirim...
Ayağına sağlık Semihim: MTK 0 - 5 FB
6 Ağustos 2008 Çarşamba
Hiroşima, bugün 06 Ağustos...
O kadar haince bir plan ki, ABD önceden Japonların hayat ve hareket tarzlarını araştırarak onların en çok dışarıda oldukları saatini saptamış ve saldırı saatini sabah 08:15 olarak kararlaştırmıştı. Tam bu saatte ABD Hava Kuvvetlerine ait "Enola Gay" adlı B-29 bombardıman uçağı, Japonya'nın Hiroşima kentine "Little Boy" (küçük çocuk) adı verilmiş bir atom bombası (resmi üstte) attı. Bombanın gücü 15.000 tonluk TNT patlayıcısı ile eşdeğerdi. Bomba yerden 580 metre yükseklikte patlatıldı. Bombanın ilk vurucu dalgası olan fırtınanın hızı saatte 800 kilometreydi. Patlama ile kent üzerinde 13 kilometrekarelik bir radyasyon bulutu oluştu, ilk anda 70.000 insan buharlaştı, toplam 140.000 insan öldü, şehrin %60'ı haritadan silindi. 2 ay içinde bombanın asıl silahı olan radyasyon 50.000 kişiyi daha öldürdü, 5 yıl içinde radyasyon nedeniyle mutasyona uğrayan 60.000 kişiyi daha... Milyonlarca insan, radyoaktif serpintiler nedeniyle ya sakat kaldı, ya da yavaş yavaş öldü ve bu acı mirası sonraki nesillerine taşıdı...
Bu da yetmezmiş gibi sadece 3 gün sonra Nagazaki'ye 2. bomba atıldı. "Fatman" (Şişman Adam) bomba ise ilk atılandan daha etkili 20.000 tonluk TNT patlayıcısı gücündeydi. Gene aynı senaryo... İlk anda 27.000 insan buharlaştı, 100.000 insan öldü bla bla bla...
Hiroşima, sonrasında, bir "barış şehri" olarak yeniden inşa edildi. Bombanın yıktığı alanda, ayakta kalan ilk bina "Hiroşima Barış Anıtı" olarak seçildi. Her yıl olduğu gibi bu yıl da, Hiroşima'da yaşamını yitirenler için anma törenleri düzenlendi. Bombanın düştüğü yer yakınında kurulan Barış Parkı'nda binlerce insan biraraya gelerek, bombalamada yaşamını yitirenlerin anısına saygı duruşunda bulundu.
Bu konuda nerden çıktı demeyin! Atom bombası... Böyle bir kararı kim nasıl verebilir? ABD atom bombalarını Japonya'nın Pearl Harbor Limanı'na yaptığı baskının intikamını almak ve İkinci Dünya Savaşı'na son vermek için kullandığını açıklamıştı. Pardon ama hassiktirsin ordan! Bu kararı veren insan veya lar, nasıl hayatlarına devam edebildi??? Ben geçen sene önüme aniden atlayan bir kedinin üstünden geçtim diye kahrolmuş, her kedi gördüğümde huzursuz olmuştum. Ya da Gölcük depremini birebir ortasında yaşayan bir insan olarak, gerçeğini asla bilemeyeceğimiz ve tahmin bile edemeyeceğimiz ancak kağıt üzerinde 35.000 olan kaybımız sonrasındaki hislerimi düşünüyorum... Yok yaa ben çok duygusalım herhalde, baksana millet neler yapıyor... Hiroşima, büyük acınızı tüm kalbimle paylaşıyorum... Koimizu Hiroşima...
3 Ağustos 2008 Pazar
Hayatta nefret ettiğim şeyler - 3
2 Ağustos 2008 Cumartesi
Kıbrıs 'ın kanayan yarası: Kapalı Maraş
Şuan açılsa tek başına tüm Kıbrıs 'ı kalkındıracak bir yapıya sahip. 34 yıl süre zarfında tek bir tuğla konmamış ve tek bir çivi çakılmamış olmasına rağmen tüm yapılar heybetle direniyor zamana... Ne kadar doğru bilmiyorum ama 74'lü yıllardayken, bu otellerin 2000'li yıllara kadar rezervasyonları olduğu rivayet edilir. Ve gene bir bilgi, hala o bölgede bulunan bankalardaki kasaların ağzına kadar dolu olduğu söylenir, mühürlü vaziyette yatıyorlar :) Evet işte böyle hüzünlü ve dramatik bir konudur Kapalı Maraş ve bir ölüm sessizliğiyle makus sonunu beklemektedir...
Aslında tüm resimler, olayı bu kadar kelime yazmadan anlatıyor. 1.sinde arka planda başlayan ve ufka doğru dizilen otellere dikkat, 2.sinde ilk plandaki otellerin eski hali, 3.sü ise günümüzün resmi...