26 Eylül 2010 Pazar

Barca Barca Barca

Uzun zamandir yazamiyorum, is guc almis basini gitmis... Ama bunu post edesim var. :) Bi zaruret oldu da, geldik gene gurbete... Peki bura nere? Bura Barcelona, bura Camp Nou!... Saka degil... Haci olacaktim ama kismet bugune degilmis, Pazar oldugundan kapali. Yarin saat 1000 da acilacakmis. Banada gise onunde fotograf cektirmek dustu, 02 Ekim'deki Mallorca macinin biletleri satiliyor. Acaba kapida mi yatsam?

Sent by BlackBerry Internet Service from Turkcell

25 Eylül 2010 Cumartesi

The Minion Senses

Passion, like no other!...

20 Eylül 2010 Pazartesi

The Minion Senses

Passion, like no other!...

16 Eylül 2010 Perşembe

The Minion Senses

Passion, like no other...

15 Eylül 2010 Çarşamba

Yorumsuz...

"Ce eeeee" ... Hiç yakışıyor mu sana bu sempatik hareketler yaa!!!

10 Eylül 2010 Cuma

Hayat...

Hayat, Cuma'yı beklemekten ibarettir!...

Evet'çiler Hayır'cılar...

Politika, siyaset falan hiç işim olmaz benim. Burada propaganda falan yapacak hiç değilim, 30'a yakın parti içinden bir tanesi adam gibi çıkmadığı için... Ama referandum için 1-2 şey söylerim. Anayasa bu! Birebir beni ilgilendiriyor. Benim haklarımlarım üzerinde laflar uçuşuyor, meydanlarda birileri atıp tutuyor. Tedirginim... Tamam, sonuçta 2 ihtimal var, EVET ve HAYIR... Bekliyorum ki özgür irade konuşsun. Koyun gibi gidip oy vermesin!... Yazık, walla ben buna üzülüyorum. Neye oy verdiğini bilmeden, neyin değişeceğini düşünmeden... Ama durum öyle bir halde ki, bazı büyük kalabalıkların beyni bu ara sadece "EVET" veya "HAYIR" diyor, artık nassı yıkadılarsa... Saat kaç desen, maç kaç kaç diye sorsan, bu 2 kelimeyi diyor :))) Bu kadarda olmaz... Ben bu görüntü sonrası hangi iradeye, hangi bilince inanayım??? Baksana kendi liderini bile güldüren var... Lafım Evet'e değil, yok mudur böyle Hayır'cılar... Eyy güzel ülkem, eyy güzel halkım... Bi kendine gel be, artık kullan kafanın içindekini!...

- İnanıyor musunuz?
- Eveeeet
- ...! ...! ...! :) İnanmıyorsunuz değil mi?
- Eveeeet!???
- İşte fark ortada...



Edit 15.09.10 : Videoyu 2 yere yükledim, sildiler :))) Walla ne diyim :) Yakında bizi de engellerler :) Siz aşağıdaki linkten idare edin...

Video.ntvmsnbc.com/Tokattaki South Park Sessizligi

İşte fark gerçekten ortada... Aklıma gerçek bir hikaye geldi... Bi zaman önce dağın eteğinde otlayan koyunlardan biri, yamaçtan kendini atınca, diğerleri de sürü psikolojisiyle arkasından atlamıştı. Koyunların hepsi telef :))) yaklaşık 150 kadardı galiba... Nerden geldiyse aklıma?

9 Eylül 2010 Perşembe

Kırpık (The Darth Vader) Episodes - Laser

Bizim prens çok hayırsız çıktı. Bayram sabahı olmuş bi el öper dedim, sabah gelince yanıma... Oysa kahvaltım nerde içgüdüsüymüş!!! Puşt! Madem öyle o zaman kirli çamaşırları dökelim ortaya. Arşivden alalım, senin rutin spor görüntilerini... Lazerli plates , trance eşliğinde :) Ona da antreman lazım, göbeklenmesin di mi?

Aslında düşünüyorum da, ondaki hız ve refleks, şimdi görünce beni bazen korkutmuyor değil! Kamera bile hızını yakalayamıyor, HD çekmek lazım seni öyle anca... Uysalsın prensim ama içindeki o canavar asla körelmiyor :) Beceremedim... Bakalım o duvarın içinden de ne zaman geçebileceksin? Yakındır ama... Walla sende olmasan bu hayat gerçekten çekilmezmiş, bu yorgunluğa beni güldürdün ya, Allah'ta seni güldürsün... Bayram geldi, hoş geldi. Tebessümü de bizden olsun :)))

Hayırlı bayramlar...

Gene bir bayram sabahındayım. Vay be diyorum, nasılda geçti o 30 gün? İşin gücün sayesinde rüzgar gibi... Ama bu sene biraz buruğum... Farklı bitmesini isterdim. Son iftarı TKA 'da köfte ekmekle geçirmek yerine, özlediğim ailemle birlikte geçirmeyi tercih ederdim. Annemin, elinin döndüğü kadar doyumsuz yemeklerini yiyebilirdim. Babamın, o her duyduğumda beni derin hüzne boğan hayat gerçekliğini tekrar duyabilirdim.

"Allah tekrarını nasip etsin..."

Bakalım nasip edecek mi?... Canımız sağolsun... Hepimizin bayramı mübarek olsun...

Hooopppaa!...

Bu kadar zamandır yazmıyorum basketbol Milli Takımımız hakkında... Kimseler yanlış anlamasın, çünkü daha başlamadan gınaa geldi bu konuda bana! Yaklaşık 1,5 aydır bunlarla yatıp kalkıyorum :) Planlamalar, saha aktiviteleri, uğurlamalar, maçlar, maç gösterimleri... İçten içe elenselerde bitsin bu çile diye geçirirken, HÖT! ettiniz beni... Zaten gınaa gelmişti, bir de siz o sansasyonel performansınızla dumur ettiniz beni... Ceza mı kötü kestiniz, yarı finale kadar yürüyerek... Ama insan olun biraz, yamyam gibi yemeyin rakipleri... Hepsi mi perişan edilir be!... Ben karalar bağladım şimdiden. Niye mi, kazara bir de şampiyon olursanız toptan yan bastık biz :) Bana olacak bayram'a bak!


Olsun, walla helal olsun...

8 Eylül 2010 Çarşamba

Tasarımın vay hali...

Güzel bir tasarım ile karşı karşıyayız :) Oldukça paylaşılası... Düşün bir, 32 yıldır bu dünyadayım, hayatımda daha ağzıma ne neskayfe sürdüm, ne de Türk kayfesi :) Espiresso, kapuçino falan zaten hak getire... Cins adamım ben! Buna rağmen atasım geldi buraya... Kalıp içinde hazırlanmış beton espresso makinesi... Shmuel Linski 'den... Bravvo...

7 Eylül 2010 Salı

Nato kafa...

Walla, kac aydir isten perisaniz... IK sagolsun, biraz daha sallarsa bizi gercekten helvamizi yiyecekler! Daha Ekim sonuna kadar da bu tempo bitmez! Na kafam kazan gibin! Artik oructan midir, beynimin tukendiginden midir bilemem ama apartmandayken 4 e basmaktan, plazada 3 e basmaktan helak oldum. Tam tersi olmasin??? Salagim ben, durdu saksi! Ekim sonunu gorebilir miyiz, o artik takdiri ilahi sanki...

Sent by BlackBerry Internet Service from Turkcell

6 Eylül 2010 Pazartesi

Tahin pekmedi...

Ne bu? Resmen Modern Sanat... Ama mideye hitap eden bir türü bu... Tahin Pekmez bu!!! Nerden, ne zaman bulaştıysam gene? Yok bööle bişey!... Hatırlarım, 2004 kışında askerken, terminal karakolundaki favori gece yemeğimizdi... Nöbette başka türlü ısınamıyorduk :) Tabii ki cepten, yandaki benzin istasyonundan temin edileninden... O zamandan beri unuttum gitti. Taaki, nasıl bulaştım hatırlamıyorum, bu Ramazan'a kadar!!! Her iftar mı yenir be kardeşim? Pastane pidesini bandıra bandıra :))) Her lokmasında için ısınıyor, tadından dilin damağın uyuşuyor! Bittim ben, walla bittim. Nasıl bir ikilidir bu? Ateş ve barut gibi... Erkek ve kadın gibi... FB ve GS gibi... Bu karışım ipe götürür adamı! Ne olur satmasınlar artık... Problem bende, almam diyemiyorum çünkü... Kısaca bu tahin beni pekmedi...

1.000'i 2 geçe...

Nasıl atlarım ya... Kaç zamandır bu anı bekliyordum... Bir baktım, inanamadım... ... ... ... Bu tam 1.002. blog :) Walla devirmişiz bini... Geriye dönüpte bakıyorum da yazdıklarıma... Hani derler ya ölmeden önceki son saniyede, tüm hayatın gözünün önünden geçermiş. Benimde tam öyle oldu. Herşeyden önce o bir saniye falan değil... Bir zaman okyanusu gibi, sonsuza dek uzayıp gidiyor, düşündükçe ardı arkası kesilmiyor. Sanırım bu hayatta başıma gelen her şey için fena halde kızabilirim ama dünyada bunca güzellik varken kızgın kalmam oldukça zor. Bazen hepsini bir anda görüyormuşum gibi geliyor. Hayat, çook hızlı... Sonra sakinleşmeyi hatırlıyorum, tutunmaya çalışmaktan vazgeçmeyi... O zaman herşey yağmur gibi üstümden akıp geçiyor, arınıyorum. Ve sonsuz bir minnet duyuyorum; küçük, aptal hayatımın her bir anı için. Eminim neden bahsettiğim hakkında hiçbir fikriniz yok. Ama merak etmeyin, bir gün sizde anlayacaksınız...

4 Eylül 2010 Cumartesi

Iftar...

Bu aksam da bana ayrilan surenin sonuna geldik!!! Yayinda ve cekimde emegi gecen tum arkadaslara tesekkur ederim... Kalin saglicakla... Vah mideme vah vah vah!...

Sent by BlackBerry Internet Service from Turkcell

3 Eylül 2010 Cuma

Hayat...

Hayat, Cuma'yı beklemekten ibarettir...