5 Ocak 2011 Çarşamba

Hayatta nefret ettiğim şeyler - 35

Yeni yıla girdik ama bu bölümdeki nefretim, son nefesime kadar hayatta bitmez :) Bu dünyada yaşadıkça, ben daha neler eklerim buraya neler... Takıntılıyım galiba... Dayanamıyorum... Hele ki konu sürekli kendini tekrar eden bir şeyse etki-tepki şizofrenik olabiliyor. Tezimiz klasik yılbaşı akabi kaosu! Yılbaşı ağacı... Kim toplayacak ki şimdi onu? Ya bi insanın içinden hiç mi gelmez! Mantığım almıyor... Kurarken çoook güzeldi, özene bezene... Artık şimdi her akşam suratıma vuran aksi beynimi yiyor. Ağacı her gördüğünde ahh! der mi insan içinden? Dedikçe daha da bozuluyorum. Hele o ışıkları yanıp sönerken yüzüme vurmuyor mu? Terapi misali... Kendimi tanıyorum sanki :) Ama hala anlayamadığım tek konu şu... Kim toplayacak şimdi onu? Gerçekten nefret ediyorum, her sene bu manasız ve mantıksız durumun yaşanmasına katlanamıyorum. Ama olsun asla vazgeçmeyeceğim, her sene kuracağım :) Ne yapayım hoşuma gidiyor :))) Dallarını özenle açmak, süsleri simetrik takmak, ışıkları daha heybetli görünür kılmaya çalışmak... Yok üstüm açık kalmadı, hayatta kaç tane zevkim var ki yapabildiğim. Dedim ya etki-tepki diye...

Hiç yorum yok: